Muharrem İnce ismine bu köşede mümkün olduğunca yer vermeye gayret ederim.
Yerel seçim öncesi, ‘AKP yüzde kırkdokuz alırsa gider kitap okurum, tavuk beslerim’ demiş, ben de bu köşeden CHP buna razı olacak mı? diye sormuştum
Keza AKP’nin Yalova aşkı başlıklı köşe yazımda yine Muharrem İnce’nin farkını anlatmıştım.
30 Martta yalnız bana göre değil, tüm Türkiye’nin kabul ettiği Yalova seçimleri laf olsun torba dolsun anlayışıyla iptal edilince bu yiğit adam yeniden yollara düştü.
Adeta tek başına CHP’nin Yalova’yı almasına imkân sağladı.
Muharrem İnce’nin Yalova’yı kaybettiğinde oldukça üzüleceği belliydi.
Mahmudiye ilçesinde seçim öncesi miting yapan Gökçek, Yalova’ya kamp kuracağını anımsarsanız İnce’ye twıtter üzerinden alaylı bi üslupla söylemişti.
Muharrem İnce’nin cevabı gecikmemiş, ‘Melih gel Ankara’yı da yeniden seçime götürelim’ şeklinde karşılık vermişti.
Gökçek, herhalde bi daha ağzını açmayacağına söz vermiştir.
Ve büyük konuşmayacağına da..
Yalova’daki seçim ben sonuçları açıklandıktan sonra sanki tüm Türkiye’yi ayağa kaldırdı,
Diğer partilerin tabi CHP’ye destek veren onlarında hakkını teslim edelim, bir ve bütün oldular.
Ancak Muharrem beyin çabası bir başkaydı.
Kemal Derviş-Kılıçdaroğlu buluşmasını, ‘Muharrem İnce Yalova’da yırtınırken’ diye sert bi şekilde eleştirmiştim,
Herhalde CHP merkezi bu sözü duydu ki Yalova’ya seçim öncesi çıkartma yaptı.
Kuşkusuz Yalova’nın kaybı belli etmese de AKP’nin canını sıkmıştır.
Nitekim Başbakanın bu konuda kurmaylarına gece yarısı emir verdiğini okuduk.
Yalova Türkiye’nin kalbi oldu,
Muharem bey Türkiye’nin sesi.
Hele şu CHP’ye üç tane daha lazım dedirtti.
Genel Başkanlık mı?
Neden olmasın!
Yorum Yapın