Dün gibi hatırlıyorum.
Sabahın köründe evler basılıyor.
Yaşı yetmişin, kırkın üzerinde olan nice aydın, yazar, bilim adamı paldır küldür İstanbul Emniyetine götürülüyordu.
AKP yine böyle bir AKP idi.
Unutmadım,
Bu ülkenin yiğit komutanları, PKK’ya kan kusturan isimleri daha dün annesinin mezarına binbir güçlükle zar zor bin dereden su getirilerek izin alınarak gidebiliyordu.
Başbakan yine böyle bir başbakandı.
Ne idüğü belirsiz kasetleri, filmleri, tongaları, yazarlar, seçilmiş gazeteciler ekranlarda sallıyor kimi cebinden tavşan çıkartıyor kimi geleceği okuyordu,
Bu bakanlar yine böyle bir bakandı.
Ülke rayına oturuyor, demokratikleşiyor, vesayet dönemi bitiyordu.
Hukuk tıkır tıkır işliyor, gencecik teğmenin telefonuna sahte yükleme yapılsa bile en ağır cezayı alıyordu.
Ve bu savcı, hakim, polis yine aynı savcı, hakim, polis ve hukuk oluyordu.
TRT ekranları iktidarın boy boy yandaş icraatlarıyla süsleniyor başıboş kalan denetimsiz erk Türkiye’de her şey normalleşiyor diye martaval okuyordu.
Biz sade vatandaş olarak ne olup bittiğini anlamıyor, sadece kaderimize rıza gösteriyorduk.
Başbakan ekranlara çıkıyor, işaret ediyor, kim ne kadar doğuracak, ne kadar yiyecek, içecek, kim Kürt, kim Türk hepsini belirliyordu.
Ve bu Türkiye harita da yine aynı Türkiye olarak yağında kavrulmaya devam ediyordu.
Rezalet mi?
Habur, Diyarbakır, dağda sarılan terörist ve vekiller cirit atıyordu.
Şimdi ne oldu?
Bir sabah kalktık o da ne?
Dev operasyon; bakanların çoluk çocuğu meğer demokratikleşen normalleşen Türkiye’de neler yapıyormuşta Türkiye yaşıyordu…
Bir yıldan beri devam eden teknik takip gözaltılarıyla nihayetleniyordu.
Biz denilenin yalancısıyız.
Rüşvet, yolsuzluk al ver almış başını gidiyormuş..
Aklıma sayın Başbakanın dilinden düşürmediği malum şarkı geldi o an;
‘Beraber yürüdük biz yollarda’
Bakan, çocukları, danışman, genel müdür hepsi çıkını dolduruyormuş görmemişiz bir an.
Ve onlar beraber götürüyormuş bu yollarda da biz daha yeni yeni uyandık.
Umarız insani açıdan temennimiz ihbarlar asılsız iddialar boş kalsın.
Eğer bu ifadeler, suçlamalar dolu çıkarsa,
Sanırım tıpkı uçup giden partiler gibi AK Parti’den de bir eser kalmayacak.
Sonrası mı?
Diklenmedik, dik durduk, milletten güç aldık, aslandık kaplandık edebiyatıyla devam eden 12 yılın sonunu göreceğiz.
Bekleyin..
Yorum Yapın