Yerel seçim yaklaşıyor.
CHP İstanbul, Ankara ve İzmir’i istiyor..
Fakat ne yazık ki CHP kitlelerin henüz partisi olamadı.
Kılıçdaroğlu yönetimindeki CHP çok seslilikten çok gürültülülüye doğru kaymış durumda,
Son dönemde sesler birazcık kesilmiş olsa da, CHP’de sular henüz durulmuş değil..
Ben CHP’nin birazcık daha sokağa çıkması taraftarıyım,
Ne düşünüyorsa,
Ne görüyorsa onu vatandaşlarla paylaşmalı.
İktidarın en çok ve iyi yaptığı gecekondu ziyaretlerini artırmalı..
Garip gurebanın sofrasına daha çok oturmalı..
Sık sık ifade edilen ideolojik söylemler bu dönemde dile getirilmemeli..
Halkın sorunları çığ gibi büyürken dillerdeki sözcükler itina ile seçilmeli..
Son Adana mitingindeki sayın genel başkanın konuşmasını beğenmedim diyelim..
Adana işsizliğin en çok olduğu il değil mi?
Çorba nasıl kaynayacak tartışması yapması gerekirken CHP lideri özgürlüklerden söz ediyor, Suriye’den dem vuruyor.
Karın açken oyun oynamak gibi bir şey bu..
Onun içindir ki CHP’nin önümüzdeki süreçte daha çok sokakta olması gerekiyor,
Parti içi çekişmelerin nihayetlenmesi kucağın tamamen halka açılması gerekiyor.
Adana mitingindeki konuşmasını ekleştirdiğim sayın genel başkanın bu ifade ettiklerim doğrultusunda çabaladığını görüyorum ancak parti içinden yeterli destek gelmiyor,
Birkaç ulusalcı sert çıkışın yanında başka bir şey yok.
CHP’nin mazisi belli,
Devleti kuran, Cumhuriyeti ilan eden parti,
Köklü bir mazisi var,
Ama her CHP’linin şu soruyu kendisine sormasında ise fayda var?
Bu mirasa yeteri kadar sahip çıkabiliyor muyuz?
CHP’ye dozajın üzerinde yapılan eleştiriyi mutlak kötüleme stratejisini çok iyi bilenlerdenim yalnız CHP’de yangına körükle gidecek politikalardan uzak durmalı..
Bunun bir başka tabiri CHP,
CHP gibi olmalı..
Yorum Yapın