Diyelim ki, yolsuzluk dediniz?
Karşınıza..
‘Kadın erkek eşit değildir’ sözü çıktı.
Diyelim ki, rüşvet diye bağırdınız;
Colomp’un ABD’yi keşfettiğini anladınız.
Ak Saray, klozet kapağından dem vurdunuz!
Bu kez Osmanlıca’ya tosladınız..
Peki, bu ülkede doğru olan ne?
Vay! Darbe girişimi..
Sağa baksak darbe, sola baksak darbe..
Girişiyor da girişiyorsunuz!.
Bereket Hırsız var! diye bağırmıyorsunuz,
Karşınıza bu kez toma, cop, polis, boyalı su, gaz’ı getiriyorlar..
Anımsayınız,
Türkiye 2002’de özgürlüklerin, demokrasinin, hatta ileri demokrasinin, refahın, huzurun ülkesi olacak diye anlatıldı,
Baktık 12 yılın sonunda mutlu azınlıklar, ayakkabı kutuları, para sayma makineleri, sıfırlamalar çıktı.
Yetmedi,
Haksızlığa karşı kim sesini çıkardıysa;
Darbeci! muamelesi gördü.
Şaşırdınız.
Öyleyse bir tek yol kalıyor,
Sen istersen ağrıyan dişi tedavi edebilirsin,
Tıkanan yolu açabilirsin,
Darbeyi önleyebilirsin..
Yapacağın tek şey,
2015 genel seçimleri.
Gideceksin, anlatacaksın, mührü kalbine konduracaksın.
Patlatacaksın sandıkları,
Milyonların zafer şarkılarına, sevinç çığlıklarına ortak olacaksın.
İşte gör bak! O gün gerçekten bir darbe girişimini tam zamanında yapmış olacaksın.
Özgürlüklere, demokrasiye, Türkiye Cumhuriyetinin bağımsızlığına, Atatürk’e, laik cumhuriyete, çağdaş yaşama, uygarlığa sonuna dek evet, seni muasır medeniyet çizgisinden saptırmak isteyenlere de dur diyeceksin, bu böyle gitmez diye haykırmış olacaksın..
İnan!
Dönüp baktığında çil yavrusu gibi dağılmış olacak…
Yorum Yapın