Her gelen geçen dolduruyor sözlerle Gümüşhaneyi,
Bizim derdimiz bize yetmiyor mu?
Hangi bakan gelse klasikleşmiş sözden öte bir şey demedi.
Memnunmusun Gümüşhane!
Sayın Bayraktar’ı, sayın Kılıç’ı gördün,
Mutlumusun…
İyi o zaman,
Biz işi gücü bırakalım zaten Ankara’da bu tür konular konuşulmuyor ya da gündem de değil ya,
Bizi ziyarete gelenlerin demeçlerini biriktirelim.
Olsun varsın.
Ha Ankara, ha Gümüşhane!
Çok değerli basın mensubu arkadaşlarımız Trabzonspor’u sormuş sayın bakana?
Öyle ya Trabzonspor’un kupası verilince Tekke belediyesi de kapanmaktan kurtulacaktı herhalde.
Ya da Salyazı.
Sayın bakanımız;
Konuşmalarında çok çalışmaktan söz ediyor.
İyide Gümüşhane’de çok çalışmak sadece sıra kapaklarından ibaret değil ki,
Gümüşhane yıllardır eğitimde hızlı bir ilerle me kaydetmiyor mu?
Ama göç bir türlü bitmiyor.
İş yok, aş yok.
Çalış çalış, nereye kadar…
Birde sayın bakanım Türkiye gündemini yakından ilgilendiren konuklardan söz etmiş.
Kendince haklı olabilir.
Neticede tabanına da mesaj verecek.
Ben olsaydım hep şunu sormak isterdim
1960’ta, 1971’te ya da 12 Eylül’de, 27 Nisan’da kazanan kimler oldu?
Sorulacak o kadar çok şey var ki,
Trabzonspor’u aşamadık!
Bakınız bir Allahın kulu şu kış mevsimi yaklaşıyor, Süleymaniye projesi kayak merkezi ne durumda sayın bakanım diye sormadı.
Kış turizmi diye diye canını dişine takan hiçbir iş adamı aklı başında bir kişi sayın bakanın ziyaretinde yok.
Neden?
Çünkü Gümüşhane’den nutuk çekmek çok kolay?
– Çok çalışmalıyız,
– Hükümetlerimizin icraatı,
– Özlediğiniz Türkiye?
Sayın Bakan üniversiteyi de ziyaret etti, konferansa katıldı ona da bir şey dediğimiz yok.
Acaba sayın rektör fincan takımını hediye ederken konut sorunundan da söz etti mi?
Gümüşhaneli üniversiteli öğrencilerin konut sorununu dile getirdi mi?
Sayın bakanın 2071 hatırlatmasını da unutmayalım,
Acaba o zaman dilimine varır mıyız?
Gümüşhane böyle kalırsa yerinde durur mu?
Yorum Yapın