Bunun altından bir çapan çıkacağı belliydi.
Günlerdir süren Balyoz Davası ile ilgili uzayan davaları protesto eden nöbetsüreci ses getirmiş, Balyoz Davasındaki tutuklu subaylar tahliye edilmişti.
Ergenekon ve Balyoz Davasından yargılanan tüm aydın, yazar, çizer, askerin sonunda çıkacağını zaten söylemişlerdi.
Sadece Türkiye bir yörüngeye oturtulmak isteniyordu,
O saçma sapan iddalar o sürece zaman kazandırdı,
Oldu, bitti.
Yani olmuştur, geçmiştir.
Yandaşlar paralı kalemşorlar, bildik bilmedik atıp tutan kimi gazetelerin köşelerini işgal edenler beyaz camın arkasından demediklerini bırakmadılar
Ancak şimdi küçük dilini yuttular nasıl çıkacaklarını bilemiyorlar.
Neyse..
Engin Alan paşanın tahliyesi en çok sevindiren tahliye oldu.
Çünkü farklıydı.
Bazı iddialar kulağa hoş gelmiyordu.
Alan Paşa onu yakasından tutp getiren Öcalan’a karşılık içeride tutuluyordu.
İddia buydu.
Ne ki Engin Paşa tahliye oldu, demediğinide bırakmadı, haklıydı.
Aradan bir iki gün geçti.
AYM şaşırtıcı bir karar imza attı,
Hayatımda terörist bir insanın yazdığı kitabın yakılmasını basılmasının engellenmesini ‘hak ihlali’ saydı.
Gelde gülme krizine girme,
Şaşırma,
Kendini tut tutabilirsen.
AYM, bu kararı verdi,
Sormak gerekir!
40 bin şehit için acaba AYM ne düşünüyor?
Acaba onların hak ihlalleri ne olacak!
Yorum Yapın