Kenya’dan eli kolu bağlı getirildiğinde..
Hiç unutmuyorum,
Rahmetli dönemin Başbakanı Ecevit, o tarihi açıklamayı yapıyordu:
‘Bölücübaşı Öcalan bu sabah saatlerinden itibaren Türkiye’dedir!’
Ana-sol- D hükümetinin paramparça olmadan önceki en son icraatı olan bu görüntü tarihe kazınmıştır.
Ne ki bölücübaşı şimdi İmralı’da bir halk kahramanı olarak gösterilmeye çalışıyor.
Ve yürek sızlamaktadır.
BDP’li eşbaşkan Selahattin bey eşkıyanın heykelini dikmekten söz etti.
Öyle ki, bu gücü ve cesareti nereden aldı?
İmralı’da çürümeye yüz tutmuş cani, şimdi allanıp pullanıp gaza getiriliyor.
Eminim o ismi her anıldığında kahkaha atıyordur.
Nasıl olmasın ki?
Daha düne kadar yalvaran, uçağın içinde öylece bön bön bakan Öcalan şimdi terörün sona erdirilmesi noktasında tek güç benim diyor.
Nasıl oluyor bu iş,
Oslo, Habur!
Elbette buradan cesaret aldı.
Diyarbakır’ın belediyecilik hariç her işi yapan başkanı Baydemir, meydan okuyor.
Bu devletin ekmeğini yiyen vekiller meydan okuyor.
Doğu ve Güneydoğuda adeta bir ayaklanma var.
Nasıl oluyor bu iş?
Bunun bir başlangıcı olmalı,
Sorusu olmalı.
Şimdi kalktık biz Halk idamı istiyor diye tartışma yaratıyoruz.
Bu halk Öcalan’ı bu basiretsiz anlayış oldukça asılamayacağını bilmiyor mu?
Bu iç siyasete dönük bir mesaj değil mi?
Siyasetçiler ya da ülkeyi yönetenler bu gerçeği neden göz önünde bulundurmazlar.
Evet, halk idam cezasını şu noktada istiyor olabilir,
Fakat siz buna hazırmısnız diye sormayacaklar mı?
Ve nasıl yapacağınızı anlatmayacakmısınız?
Öteki sınırdan atması kolay oluyor da hani…
Yorum Yapın