CHP Yalova Milletvekili Muharrem İnce’nin basın toplantısında yaptığı teşbihlere uzun süre güldüm.
Konu düşürülen Türk uçağı idi.
Basın toplantısında pek çok konuyan değinen İnce; Suriye tarafından düşürüldüğü iddia edilen Türk jeti konusunda hükümete ağır ifadelerle yüklendi.
Dedi ki;
‘Uçağımız füzeyle mi, Uçaksavarlamı mı yoksa sapanlamı düşürüldü’
Neredeyse bir ay olacak biz hala uçağın derdindeyiz.
Suriye’ye öfkemiz dinmedi.
İşin garibi biz on gün uçak aradık, bulamazken ABD gemisi (Natuılus) geldi buldu.
Garip değil mi?
İşin garip bir tarafı daha var,
Hükümet yetkilileri başta sayın Başbakan olmak üzere Suriye’ye nota üzerine nota verdi.
Aradan kaybolup giden onlarca şehidimiz konusunda ise tık diyemedi.
Şimdi ortalık biraz dinmiş gibi geldi,
Daha sı da var;
Uçağımız uluslarası sularda mı, Suriye havasahasında mı, yoksa Akdeniz’in ortasında mı nerede yakalandıysa bir türlü karar verilemdi nerede dolandığına…
Neticede iki kahraman Türk pilotu şehit oldu.
Sayın Genelkurmay Başkanımız eğer malum yerden izin alabilirlerse; eminim ki bu konuda geniş çaplı bir açıklama yapacaktır.
Uyumlu ortaklık ya da devlet adamlığı bunu gerektirmiyor mu?
Muharrem beyin bir ifadesi var ki; o daha da ilginç.
Türk Dışişlerine, Türk Düşişleri diyen Sayın İnce, bakan Davutoğlun’da neredeyse ağzına geleni saydı
‘Ve dedi ki,
Dışarıda Esatçı, içeride fesatçı, ABD karşısında ayakçı.
Gerçekten bazı cümleleri kurşun gibi ağırdı Sayın İnce’nin.
En esprili cümlesi ise uçağımız sapanla mı düşürüldü ifadeleri oldu.
Eh, hükümetin her kanadından ayrı ayrı ses gelince ve üstüne üstelik Genelkurmayı da baştan sus pus olunca; CHP’li Grupbaşkanvekiline de bu sözlerini sarfetmek kalmış.
Siyaset işte ne yaparsınız?
Bugün size yarın ona…
Yorum Yapın