Üç Kemal

Birincisi Mustafa Kemal Atatürk.

*

Sakın ha! Malum cephe hariç, ben tartışmaya dahi açmıyorum.
Türkiye Cumhuriyeti’nin Kurucusu Laik, demokratik, hukuk devletini (şimdi tartışılsa bile) kuran büyük komutan, devlet adamı.
Bir ulusu yok olmaktan kurtaran, ismi yok edilmeye çalışılsa da sevgisi her geçen gün daha da büyüyen bir isim.
Ve CHP’nin fikir babası.

*

Kemal Kılıçdaroğlu…
Eski laik, katı merkeziyetçi, inatçı bir o kadar da sağlamcı Baykal’ın kaset olayının ardından genel başkanlığa getirildi.
Atatürk’ün kurduğu CHP’ye ‘yeni’ etiketi yapıştırarak, ne yapmak istediğini kendisi bile anlamadı
Ki,
Genel Başkan olduğu günden beri kaç kez ekip değiştirdi.
CHP’nin bugün klasik, devletçi, milliyetçi, devrimci ve laik devlet düzeni anlayışından birazcık çark edip Batılı anlamda bi sosyal demokrasi politikası izliyor.
K.K bildiğim kadarıyla biz sosyal demokrat partiyiz dedi ama hiç Atatürk’ten söz etmedi;
Ettiyse de biz duymadık.
Şu ana kadar girdiği iki seçimi de kaybetti.

*

Gelgelelim Üçüncü Kemal’e…
Soyadı Derviş.
Derler ki,
‘Fikri neyse zikri de odur’
Merhum Başbakan Ecevit’in siyasi yaşamı boyunca ‘en büyük hatam’ dediği kişi.
2001 krizi patlayınca ABD’den kurtar diye çağrıldı,
O DSP’yi batağa atarken, bugünkü AKP’yi kurtardı.

*

Sözün kısası,
Üç Kemal’den ikisi bugün hayatta.
Baktık,
Kabataş’ta eski CHP’li vekilin evinde
İkisi buluşmuş.
İlk çıkan Kılıçdaroğlu’ydu.
Mikrofon uzatıldı
Partili, ‘Ülkeyi konuştuk, geleceği konuştuk’ dedi.
Derviş olanı, ‘Ben CHP’liyim’ demez mi? ve ekledi, ‘Kemal beyle her zaman görüşüyoruz!’

*

Şimdi…
Yüce Atatürk Mustafa Kemal bugün bu CHP’liyi görse acaba kapıdan içeri sokarmıydı?
Ülke meseleleri konuştuk diyen iki Kemal, ne demek istedi?
Ekonomi tıkırında,
Siyasette AK Parti rakipsiz,
Eh, CHP’nin gelecekten bir beklentisi yok.
Böyle bir ortamda gelecekte neyin nesi!

*

Muharrem İnce Yalova’da çırpınırken, CHP’li başkan Kemal’in İstanbul’da gelecek için Derviş’ten ne umduğu ne istediği ya da ne fayda göreceği tartışılırdı….
Bizim CHP’li Derviş yoksa bu kez Kemal Kılıçdaroğlu için yeni bir senaryo mu hazırlıyordu?
Hele Cumhurbaşkanlığı gibi ince derin bir konuda baş başa bir görüşme fısıldandıysa.
Beni fena halde şüphelendirdi.
CHP’nin bakmayınız siz Büyükerşen dediğine… 
Erdoğan lehine yoksa geri mi çekiliyordu?!!!