Bir sabah kapının zilini hızlı hızlı çaldılar,
Meşhur;
‘Gelen sütçü değildi’ sözü Türkiye’nin sırtına kazınmıştı adeta..
Alkışlar arasında, Türk Bayrakları arasında Aydınlar, Gazeteciler, Atatürkçüler, Sosyalistler, Milliyetçiler, Vatanseverler, götürülüyordu..
Yetmedi onuruna yediremedi dayadı şakağına silahını,,
Gururu öne geçti.
Sonra önceden şartlanmış hukuk kayıtsız şartsız açıkladı;
‘Suçlusunuz!’
Herkes n’oluyor diye baka kaldı etrafına,
Ağlayan çocukları, eşleri, anaları bacıları gördük,
Vurulan insanları, gözü çıkan, kaşı patlayan, üzerine tonlarca su sıkılan, biber gazı fırlatılanları izledik televizyonda, sokakta, günlerdir..
Hatırlıyorum,
Yine o dönemin çok tartışılacak bir sözü yine manşetleri süslüyordu malum en yandaşından:
‘Türkiye bağırsaklarını temizliyor!’
Uzatmayalım,
Giden gitmiş, kalan kalmıştı.
Türkiye’de ağzını açana yolu gösteriyorlardı… Kodes!
Allah büyük,
İçeri de tam unutulmuşluğa doğru giderken,
Birden her şey değişiverdi,
Demokrasinin önü kesiliyor,
Türkiye’nin önü kesiliyor,
Engelleniyoruz! diyenler, insafa mı geldi nedir? Bir yeniden yargılama sözü tartışmaya başlanıldı,
İçini açtık baktık,
Orduya kumpas kurulduğu söylendi,
Harddisk nedense bir türlü gelmedi,
Eğer bir yanlış yapıldıysa varsa hata özür dileyebileceklerini ifade ettiler,
Haksız, hukuksuz renksiz kokusuz tutuklamaların, yargısız cezaların insan hayatına onuruna dokunan hukuk dışı kararların lastiği patladı,
Direksiyonu çıktı,
Motor su kaynatmaya başladı..
Savundukları hukukun vicdan kaportacısından geçmesi gerekiyordu.
Ve şimdi,
Nasıl toparlarızın hesabı yapılmaya başlandı,
Malum şunun şurası 30 Mart, seçim.
Adını da, ‘Yeniden yargılama ‘ koydular..!
Hadi canım sende!
Yorum Yapın